Deve Dikeni
Deve Dikeni
Papatya ile aynı bitki ailesinden olan deve dikeni, çiçekli bitkiler gurubunda yer alır. Karaciğer problemleri başta olmak üzere, birçok farklı alanlarda, sağlığın iyileştirilmesi için tüketilebiliyor. Diyabet, mide rahatsızlıkları, safra kesesi rahatsızlığı gibi çok sayıda hastalık için kullanılabilir. 30 İLE 100 santim aralığında boya sahip olan deve dikeni, köşeli gövdeye ve dikenlere sahiptir.
Deve Dikeni Faydaları Nelerdir
Deve dikeninin, sağlık açısından onlarca faydası bulunuyor. Karaciğer başta olmak üzere, her organa fayda sağlayan deve dikeni, uzmanların önerisiyle kullanılabilir.
Deve dikeni, faydaları ile Orta Çağ’dan bu yana şifalı bitkiler literatüründe kendisine yer bulmuş ve karaciğer rahatsızlıkları gibi önemli alanlarda kullanılmıştır. Eski dönemlerde anne sütünü arttırmak için kullanıldığı bilinen deve dikeni, aslen karaciğere iyi geldiği için bu alanda kullanılmaya başlanmıştır. Safra kesesine de iyi gelen bu bitki, yoğun olarak Akdeniz bölgesinde yetişmektedir. Sulak alanların çevresinde ve yüksek kesimlerde kolayca bulunabilmektedir. Peki, yadsınamayacak şekilde faydaları olduğu bilinen Deve dikeni faydaları nasıl kullanılır? İşte, karaciğere ve safra kesesi hastalıklarında kullanılan bu bitki hakkında faydalı bilgiler
Devedikeni, güçlü ve çizgili gövdesinin ucundaki iğneli ve mor renkli çiçekleriyle heybetli bir bitkidir. Devedikeni, keskin dikenlerle bezenmiş yeşil kısımlarıyla ilk bakışta diğer kenger türlerini anımsatır. Ama devedikeninin yapraklarının dallanan damarlarındaki beyaz benekler ayırt edicidir. Bu bitkinin diğer adları eryemana dikeni, Kutsal Meryem dikeni ve kutsal dikendir. Tür adı olan marianum Bakire Meryem’i ifade eder. Bir Orta Çağ söylencesine göre Meryem’in sütünden bir damla bitkinin yapraklarına düşmüştür. Süt yapraklara değdiğinde beyaz benekler ortaya çıkmış ve var olmaya devam etmiştir. Orta Çağ’da insanlar bitkinin görüntüsünde tıbbi olarak nasıl kullanılması gerektiğinin ipuçlarının var olduğuna inanırlardı.
Emziren Annelerin Sütünü Arttırıyor
Devedikeni emziren annelerin sütünü arttırmak için kullanılırdı. Bu kullanım bir tarafa, devedikeninin bitkisel tıptaki esas önemi karaciğer sorunları için 2000 yıldan fazla bir süredir kullanılmasından gelir.
Karaciğeri Korur
Karaciğer hastalıkları denilince akla gelen ilk bitkilerden olan deve dikeni, her anlamda önemli faydalara sahiptir. Alkolik karaciğer hastalığı, yağlı karaciğer hastalığı ve karaciğer kanseri gibi pek çok etkende deve dikeni iyileştirici görev görebilir. Araştırmalara göre deve dikeni belirtilen karaciğer rahatsızlıklarına sahip kişilerde fayda sağlamıştır.
Karaciğer Rahatsızlıklarına İyi Geliyor
Devedikeninin bütün kısımları yenebilir. Romalılar devedikenini sebze olarak yetiştirir, bitkinin özünü balla karıştırıp safra kesesine iyi geldiğine inandıkları bir karışım yaparlardı. 12. yüzyılda devedikeni birçok Avrupa ülkesinde, özellikle Almanya’da, tıbbi alanda kullanılan bir bitki olarak yerini aldı ve karaciğer yetersizliğinden kaynaklandığı düşünülen rahatsızlıklar için kullanıldı. Orta Çağ’da yazılmış birçok bitki kitabı devedikeninden bahseder. Yüzyıllar boyunca devedikeni yaygın bir bitki olmaya devam etti ve sonrasında Amerika’ya götürüldü.Orada da karaciğer, dalak, böbrek rahatsızlıkları ve sarılık hastalığı için kullanıldı. Ama 20. yüzyılın başlarında zamanı geçmiş bir bitki olarak görülmeye başlandı.
1960’lı yıllarda araştırmacılar karaciğeri korumak için devedikeni tohumundan elde edilen kimyasalları kullanma fikrini ortaya atınca devedikenine olan ilgi yeniden alevlendi. Günümüzde devedikeni birçok toksine, örneğin yüksek dozda alındığında karaciğere zarar veren asetaminofen, karşı karaciğeri korumak için kullanılmaktadır. Viral hepatit, kronik karaciğer hastalığı ve siroz için de tavsiye edilir.
Kemik Sağlığını Korur
Yaşın ilerlemesi veya diğer çevresel faktörler, kemik rahatsızlıklarına neden olur. Genelde yavaşça gelişen bu rahatsızlık, ilerledikçe kırılgan kemikleri ortaya çıkarmaya başlar. Kemik yapısına karşı koruyucu etkisi olan deve dikeni bu akımdan iyileştirme için tüketilebilir.
Tedavi Amaçlı Kullanılıyor
Devedikeni 2000 yıldan uzun bir süredir karaciğer ve safra kesesi rahatsızlıkları, “gözler ve derinin sarıya döndüğü” sarılık tedavisi için kullanılmaktadır. Geçmişteki yazılar araştırmacıları, hepatit, siroz ve toksin ve ilaç kullanımına bağlı karaciğer rahatsızlıklarında devedikeninin etkisini incelemeye itmiştir. Bilim devedikeninde bulunan ve flavonolignan (silymarin olarak da bilinir) diye adlandırılan bileşenlerin karaciğer hücrelerini alkol, asetaminofen (Tylenol) ve çok
zehirli evcikkıran mantarına karşı koruduğunu göstermiştir. Aslında silymarinin özel karışımları Avrupa’daki mantar zehirlenmelerine karşı panzehir olarak acil durum odalarında bulunur. Bitkilerin güvenilirliğini ve etkisini test eden Alman E Komisyonu’nun devedikenini toksin ve siroza bağlı karaciğer rahatsızlıkları ve iltihapları için önermesine şaşırmamak gerek. Devedikeni ve aktif bileşenleri ABD ve dış ülkelerde araştırılmaktadır. Ulusal Kanser Enstitüsü’ne göre silymarin, toksinlerin hücrelere girmesini engelleyerek ve karaciğerdeki toksinleri zararsız hale getiren enzimleri harekete geçirerek karaciğeri korur. Silymarin kemoterapi sırasında karaciğer hücrelerini koruyabilir ve kemoterapide kullanılan bazı ilaçların gücünü arttırabilir.
Devedikeninin koruyucu etkileri karaciğeri de aşabilir. Araştırmacılar bu bitkinin böbreği ilaç ve radyasyon kaynaklanan tahribatlara karşı, deriyi de ultraviyole ışınlara karşı koruduğunu göstermişlerdir. Ancak devedikeninin karaciğer hücrelerini koruduğuna dair yapılan çalışmalara rağmen alkol kaynaklı karaciğer rahatsızlığı ve Hepatit B ve C hastalığı bulunan insanlarda yapılan çalışmalar tam tersi bazı sonuçlar ortaya çıkarmıştır.
Nasıl Kullanılır
ÇAY: 1 çay kaşığı ezilmiş devedikeni tohumunu 1 bardak suda 10 dakika demleyin. Süzün. Günde 1-3 bardak için.
TENTÜR: Karaciğer için kullanıyorsanız alkol ekstreleri önerilmez.
EKSTRE: Karaciğeri korumak için kullanıyorsanız en az % 70 oranında silymarin içeren bir ürün kullanın. Doz genellikle günde 210-420 mg’dır. Araştırmalar devedikeninin fosfatidilkolinle karıştırıldığında emiliminin hızlandığını göstermiştir